TEF YAPIMINDA KULLANILAN MALZEMELER: 2 Metal Tepsi, plastik kaplı tel, 2 adet pet şişe kapağı, yarım karton, renkli bant |
30 Kasım 2011 Çarşamba
TEF YAPIMI
29 Kasım 2011 Salı
28 Kasım 2011 Pazartesi
ERKEN ÇOCUKLUK ÖDEVİ
GÖZLEM KRİTERLERİ
1-KURUMUN ADI: Neş'e Erberk Anaokulu
2-KURUMUN ADRESİ: Dilek Yıldızı Sok. No:5 Etiler/İST
3-KURUMUN YÖNETİCİSİ: Jessica SALICAN
4-ÖĞRENCİ SAYISI: 40
5-SINIF SAYISI: 3 Derslik
6-YAŞ GRUPLARI: 3-6
7-OKULUN SINIF DIŞINDAKİ BÖLÜMLERİ: Kütüphane, Sanat Odası, Oyun Odası, Fen-Doğa Odası, Uyku Odası, Yemekhane
8-ÖĞRETMEN SAYISI: 3
9-HİYERARŞİK YAPILANMA: Müdür, Müdür Yardımcısı, Öğretmenler ve Personel
10-SINIF GÖZLEMİ: Sınıflarda çocukların oynayabileceği her türlü oyuncak bulunmakta ve sınıf çocukların özelliklerine uygun tasarlanmış, masa ve sandalyeler örneğin: çocukların yaş grubuna uygun, bunun dışında kırtasiye malzemeleri çocukların kullanabileceği gibidir.
11-SINIFTAKİ KÖŞELER: Panolar, Resim köşesi, İngilizce köşesi, Kitaplık köşesi
12-OYUN MATERYALLERİ: Legolar, evcilik malzemeleri, dolgu oyuncaklar, tahta oyuncaklar, plastik oyuncaklar vb.
13-SINIF PANOLARI: Panolar olabildiğince renkli ve özellikle atık malzemelerden (şişe,su kapakları vb.) yapılmış etkinlikler ve kartonlarla yapılmış etkinliklerden oluşmaktadır.
14-GÜVENLİK ÖNLEMLERİ:Yangın merdiveni, yangın tüpü, kapı girişindeki güvenlik, jelatinle kaplanmış trabzanlar.
15-KULLANILAN KIRTASİYE MALZEMELERİ: Küçük makaslar, renkli kağıt ve kartonlar, uhu, kurşun kalem,silgi,pastel ve kuru boya,bantlar
16-DOLAPLAR VE TASNİF DÜZENİ: Dolaplar, çocukların kullanabileceği gibi, boylarına uygun ve çocukların dikkatini çekecek şekilde tasarlanmıştır. Aynı zamanda her öğrencinin fotoğrafı dolabının üstünde bulunmaktadır.
17-TUVALETLER: Kurbağa şekli kullanılarak,renkli bir tasarımla çocukların dikkatini çekecek bir şekilde, boylarına uygun yapılmıştır.
18-OTURMA DÜZENİ: Çocuklar genelde daire şeklinde otururlar ve sandalyeleri de bu
düzene uygun olarak kurulmuştur.
19-TEMİZLİK DÜZENİ: Sınıflara dışarıdan gelenler galoş giymekte ve okuldaki öğrencilerin okul ayakkabıları ayrı bulunmakta , her an oluşabilcek hijyen dışı olaylara karşı temizlik önlemleri hazır bulunmaktadır.
20-OKUL BAHÇESİ: Oyuncaklar düzenli bir şekilde, çocukların güvenliği açısından dizayn edilmiştir. Çocukların oyun alanı kısıtlanmamıştır.
21-MİNYATÜR HAYVANAT KÖŞESİ: Bahçede tavşanların olduğu bir hayvan köşesi vardır.
22-SIRAYA GEÇME: Öğretmenlerinin sözüyle, tren şeklinde oluşup sıraya geçerler.
23-KARŞILAMA: Gelen misafirlere veya öğretmenlerine karşılama ifadelerini (Günaydın, hoşgeldin) kullanırlar.
24-FAALİYETE BAŞLAMA
25-FAALİYETİ SÜRDÜRME
26-FAALİYETİ BİTİRME
27-TÖRENLER
28-YIL SONU ETKİNLİKLERİ: Drama, Tiyatro, Dans gibi etkinlikler yapılıyor. Özel günlerde de dahil.
1-KURUMUN ADI: Neş'e Erberk Anaokulu
2-KURUMUN ADRESİ: Dilek Yıldızı Sok. No:5 Etiler/İST
3-KURUMUN YÖNETİCİSİ: Jessica SALICAN
4-ÖĞRENCİ SAYISI: 40
5-SINIF SAYISI: 3 Derslik
6-YAŞ GRUPLARI: 3-6
7-OKULUN SINIF DIŞINDAKİ BÖLÜMLERİ: Kütüphane, Sanat Odası, Oyun Odası, Fen-Doğa Odası, Uyku Odası, Yemekhane
8-ÖĞRETMEN SAYISI: 3
9-HİYERARŞİK YAPILANMA: Müdür, Müdür Yardımcısı, Öğretmenler ve Personel
10-SINIF GÖZLEMİ: Sınıflarda çocukların oynayabileceği her türlü oyuncak bulunmakta ve sınıf çocukların özelliklerine uygun tasarlanmış, masa ve sandalyeler örneğin: çocukların yaş grubuna uygun, bunun dışında kırtasiye malzemeleri çocukların kullanabileceği gibidir.
11-SINIFTAKİ KÖŞELER: Panolar, Resim köşesi, İngilizce köşesi, Kitaplık köşesi
12-OYUN MATERYALLERİ: Legolar, evcilik malzemeleri, dolgu oyuncaklar, tahta oyuncaklar, plastik oyuncaklar vb.
13-SINIF PANOLARI: Panolar olabildiğince renkli ve özellikle atık malzemelerden (şişe,su kapakları vb.) yapılmış etkinlikler ve kartonlarla yapılmış etkinliklerden oluşmaktadır.
14-GÜVENLİK ÖNLEMLERİ:Yangın merdiveni, yangın tüpü, kapı girişindeki güvenlik, jelatinle kaplanmış trabzanlar.
15-KULLANILAN KIRTASİYE MALZEMELERİ: Küçük makaslar, renkli kağıt ve kartonlar, uhu, kurşun kalem,silgi,pastel ve kuru boya,bantlar
16-DOLAPLAR VE TASNİF DÜZENİ: Dolaplar, çocukların kullanabileceği gibi, boylarına uygun ve çocukların dikkatini çekecek şekilde tasarlanmıştır. Aynı zamanda her öğrencinin fotoğrafı dolabının üstünde bulunmaktadır.
17-TUVALETLER: Kurbağa şekli kullanılarak,renkli bir tasarımla çocukların dikkatini çekecek bir şekilde, boylarına uygun yapılmıştır.
18-OTURMA DÜZENİ: Çocuklar genelde daire şeklinde otururlar ve sandalyeleri de bu
düzene uygun olarak kurulmuştur.
19-TEMİZLİK DÜZENİ: Sınıflara dışarıdan gelenler galoş giymekte ve okuldaki öğrencilerin okul ayakkabıları ayrı bulunmakta , her an oluşabilcek hijyen dışı olaylara karşı temizlik önlemleri hazır bulunmaktadır.
20-OKUL BAHÇESİ: Oyuncaklar düzenli bir şekilde, çocukların güvenliği açısından dizayn edilmiştir. Çocukların oyun alanı kısıtlanmamıştır.
21-MİNYATÜR HAYVANAT KÖŞESİ: Bahçede tavşanların olduğu bir hayvan köşesi vardır.
22-SIRAYA GEÇME: Öğretmenlerinin sözüyle, tren şeklinde oluşup sıraya geçerler.
23-KARŞILAMA: Gelen misafirlere veya öğretmenlerine karşılama ifadelerini (Günaydın, hoşgeldin) kullanırlar.
24-FAALİYETE BAŞLAMA
25-FAALİYETİ SÜRDÜRME
26-FAALİYETİ BİTİRME
27-TÖRENLER
28-YIL SONU ETKİNLİKLERİ: Drama, Tiyatro, Dans gibi etkinlikler yapılıyor. Özel günlerde de dahil.
MÜZİK - PARMAK OYUNU
MY FİNGERS
It is my big finger
It is yellow
It is my index finger
It is orange
It is yellow
It is my index finger
It is orange
It is my middle finger
,It is purple
It is my ring finger
It is green
It is my little finger
It is blue
THEY ARE MY FINGERS
THEY ARE COLOURFULL
It is my ring finger
It is green
It is my little finger
It is blue
THEY ARE MY FINGERS
THEY ARE COLOURFULL
15 Kasım 2011 Salı
ÇOCUK RUH SAĞLIĞI SAYFA 22
ÇOCUKLARI TANIMANIN ÖNEMİ
Çocuğu tanımak; çocuğun ruh ve beden gelişmesini doğru olarak tespit etmek, ona
göre gerekli olan eğitimi yapabilmek için şarttır. Çocuğun gelişimini incelemek
için gerekli bir çok yönden faydalıdır. Her şeyden önce çeşitli gelişim
basamaklarında ortaya çıkan ruhî ve bedeni kabiliyetler görülmüş olur. Her
çocuktaki ferdi farklılıklar görülür, ona göre bir mesleğe ve işi yöneltmek
imkanı bulunur. Çocuğun gelişim derecesine göre, eğitim ve öğretim konuları,
seviyesi ve süresi tespit edilebilir.
2-3 yaşlarında bir çocuğa okuma-yazma
öğretmeye çalışmak boşuna bir çaba olacaktır. Çünkü belli bir olgunluk
seviyesine gelmeden çocuğun belli becerileri kazanması beklenemez. Yine 5-6
aylık bebeğe konuşma öğretilemez. Çocuğun kabiliyetinin gelişmesi için beyin
belli bir olgunluk seviyesine ulaşması şarttır. Ancak bu olgunluk seviyesine
ulaştıktan sonra yapılan eğitim tesirli olmaya başlar. İlgi, uyarılma ve
destekle çocuğun konuşma kabiliyeti hızla gelişir. Eğer çocuk bu devrede ilgi ve
uyarılmadan yoksun kalırsa kabiliyeti körelir. Çocuğun konuşması gecikebilir,
geç kalarak konuşmaya başlar. Çocuğun gelişmesi dikkate alınarak gerekli eğitim
yapılırsa başarıla sonuçlar alınır. Erken yahut geç yapılacak bir eğitimden
istenilen sonuç alınamaz .
Çocuğun gelişim dönemlerinin incelenmesi ruh sağlığı bakımından da önemlidir. Dönemlerin ortak ruhsal özelliklerinin bilinmesi ruhsal gelişimin yolunda gidip gitmediğini anlamaya yardım eder. Sağlıklı gelişim bilinirse kişilik geliştirmedeki sapmaların gözlemlenmesini kolaylaştırır
Erişkin ruh hastaları, çocukluktaki doyumsuzlukların, örseleyici yaşantıların ve saplantıların derin izlerini taşırlar. Çocukluk yaşantılarının bilinmesi ferdin ruhsal uyumsuzlukların ve sorunların aydınlatılması bakımından önemlidir.
Çocuğun gelişim dönemlerinin incelenmesi ruh sağlığı bakımından da önemlidir. Dönemlerin ortak ruhsal özelliklerinin bilinmesi ruhsal gelişimin yolunda gidip gitmediğini anlamaya yardım eder. Sağlıklı gelişim bilinirse kişilik geliştirmedeki sapmaların gözlemlenmesini kolaylaştırır
Erişkin ruh hastaları, çocukluktaki doyumsuzlukların, örseleyici yaşantıların ve saplantıların derin izlerini taşırlar. Çocukluk yaşantılarının bilinmesi ferdin ruhsal uyumsuzlukların ve sorunların aydınlatılması bakımından önemlidir.
Her çocuğun kendine özgü bir gelişme hızı vardır. Gelişme
dönemlerini birbirinden kesin sınırlarla ayırmak mümkün değildir. Bir önceki
dönemin özellikleri, belli bir süre, sonraki dönemlerde de görülür. Bu dönemdeki
olumsuz gelişme ya da sapmalar bir sonraki dönemin normal gelişmesini bozabilir
.
ÇOCUKLARI TANIMADA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR
1.Çocukları tanıma ve değerlendirmenin amacı, çocukların neleri
bilmediğini
değil, neleri ne kadar bildiğini ortaya çıkarmaktır. Çocukların bildiklerinden
hareketle, yeni öğrenme alanlarına dikkatlerinin çekilmesi önemlidir.
değil, neleri ne kadar bildiğini ortaya çıkarmaktır. Çocukların bildiklerinden
hareketle, yeni öğrenme alanlarına dikkatlerinin çekilmesi önemlidir.
2.Tanıma ve değerlendirme çalışmaları kesinlikle çocuğun
yapamadıkları üzerinde
yoğunlaştırılmamalıdır. Çocuğun kendisiyle ilgili olumlu benlik algısı
güçlendirilmelidir. Çocukların bildikleri kadar merak ettiği konularda dikkate
alınmalıdır. Çocukların meraklarını gidermek için sordukları sorulara önem
verilmelidir. Çocukları tanımak demek, çocukların neleri öğrenmek istediklerini de
ortaya çıkarabilmek demektir.
yoğunlaştırılmamalıdır. Çocuğun kendisiyle ilgili olumlu benlik algısı
güçlendirilmelidir. Çocukların bildikleri kadar merak ettiği konularda dikkate
alınmalıdır. Çocukların meraklarını gidermek için sordukları sorulara önem
verilmelidir. Çocukları tanımak demek, çocukların neleri öğrenmek istediklerini de
ortaya çıkarabilmek demektir.
3.Çocuklar
ne yaptıkları kadar nasıl ve neden yaptıklarını da düşünmelidirler.
Çocuk
yaptığı eylemlerin nedenini düşünmeden yaptığında, ezberci bir yapıya sahip
olabilir. Çocuklarla öğrenme sürecinde, duygu ve düşünceleri ile ilgili konuşmalı,
yaptıklarının amaçları hakkında paylaşımlar yapılmalıdır.
yaptığı eylemlerin nedenini düşünmeden yaptığında, ezberci bir yapıya sahip
olabilir. Çocuklarla öğrenme sürecinde, duygu ve düşünceleri ile ilgili konuşmalı,
yaptıklarının amaçları hakkında paylaşımlar yapılmalıdır.
4.Çocuklar aynı yaşta olsalar da birbirleri arasında farklılıklar
olabileceği
unutulmamalıdır. Bu nedenle çocuk merkezli çoklu değerlendirme, yöntem ve
araçlarının kullanılması gerekmektedir.
unutulmamalıdır. Bu nedenle çocuk merkezli çoklu değerlendirme, yöntem ve
araçlarının kullanılması gerekmektedir.
5.Çocukları tanıma ve
değerlendirme çalışmaları eğitim programlarının bir parçasıdır.
Eğitim ortamındaki her durum çocuk hakkında bir veri olarak dikkatle değerlendirilmelidir.
Eğitim ortamındaki her durum çocuk hakkında bir veri olarak dikkatle değerlendirilmelidir.
6.Çocukları tanıma ve değerlendirmede aileleri ve
yaşadıkları çevre koşulları da
dikkate da dikkate alınmalıdır.
dikkate da dikkate alınmalıdır.
7.Çalışmalar düzenli ve sürekli olarak yapılmalıdır.
8.Etik davranmalı, elde
edilen bilgiler sadece eğitim amaçlı kullanılmalıdır.
13 Kasım 2011 Pazar
11 Kasım 2011 Cuma
ÇOCUK BESLENMESİ - SAYFA 22
BESİN GRUPLARI
k
Süt Grubu
Süt ve
yerine geçen besinler; yoğurt, peynir ve süttozu gibi sütten yapılan besinler
İçerdiği
Önemli Besinler :
Protein,
kalsiyum, fosfor, B2 vitamini (riboflavin) ve vitamin B12 olmak üzere birçok
besin öğesinin önemli kaynağıdır.
Başlıca
Görevleri:
Kalsiyumdan
zengin olan bu grup kemiklerin ve dişlerin sağlıklı gelişiminde ve hücre çalışmasında
önemli rol oynar.
Çiğ süt ve
pastörize edilmemiş sütlerden yapılan peynir ve benzeri besinler insanlarda
brusella hastalığına neden olur. Bu nedenle sokakta satılan kaynağı bilinmeyen
sütleri tüketmeyin.
Pastörize
edilmiş veya UHT (uzu ömürlü süt) sütleri tercih edin. Kaynağını bilmediğiniz
ve tanımadığınız kişilerin sattığı sokak sütlerini satın almayın.
Yoğurdun
suyunun süzülmesi veya bekletme esnasında oluşan suyunun atılması vitamin B2
(riboflavin) kaybına neden olur. Riboflavin vücutta önemli işlevleri olan bir
vitamindir. Bu nedenle yoğurdun yeşilimsi suyu atılmamalı,
değerlendirilmelidir. Ekmek mayalandırma, bisküvi ve pasta ile çorba yapımında
kullanılmalıdır.
İshal
tedavisinde yoğurt yenmesi ve tuzlu ayran içilmesi yaşam kurtarır.
ET-YUMURTA-KURUBAKLAGİL GRUBU
Bu grupta
yer alan besinler:
Et, tavuk,
balık, yumurta, kuru fasulye, nohut, mercimek gibi besinler bulunur. Ceviz,
fındık, fıstık gibi yağlı tohumlar da bu grupta yer alır.
İçerdiği
Önemli Besinler :
Protein,
demir, çinko, fosfor, magnezyum, B6, B12, B1 ve A vitamini, posa
(kurubaklagiller) içerir.
Başlıca
Görevleri:
- Hücre yenilenmesi, doku onarımı
ve görme işlevinde görev alan besin öğelerini sağlarlar.
- Kan yapımında görevli en önemli
besin öğeleri bu grup tarafından sağlanır.
- Sinir, sindirim sistemi ve deri
sağlığında görev alan besin öğeleri en çok bu grupta bulunur.
- Hastalıklara karşı direnç
kazanılmasında rolü olan en önemli besin grubudur.
ETLER
- Etler iyi kalite protein
kaynağıdır. Özellikle protein gereksiniminin arttığı, hızlı
büyümenin olduğu bebeklik, çocukluk dönemlerinde diyette mutlaka yer
alması gerekir.
- Yağlı etlerin doymuş yağ
ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için koroner arter hastalığı,
diyabet, hipertansiyon gibi hastalığı olanlar diyetisyen kontrolünde
yağsız kırmızı et ve derisiz beyaz eti (tavuk, hindi) ve balık etini
tercih etmelidirler.
- Salam, sosis gibi et ürünlerini
tüketirken yanında mutlaka C, E vitamininden zengin bir
besine yer verilmelidir. Bu besinlerin yağ oranı yüksek olduğundan sınırlı tüketilmelidir.
- Veteriner kontrolünden geçmiş
etler tüketilmelidir. Kaçak kesilmiş etler hastalık etkenlerini
taşıyabilir, iyice pişirildikten sonra tüketilmelidir.
- Pişirmede haşlama, ızgara gibi
yöntemler tercih edilmeli, kızartmadan kaçınılmalıdır. Et konan yemeğe yağ
eklememelidir.
- Etler ızgara edilirken etle
ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak, kömürleşme sağlamayacak şekilde
ayarlanmalıdır, aksi halde kanser yapıcı maddeler oluşur. Aynı nedenle
etler çok yüksek sıcaklıkta, uzun süre pişirilmemelidir.
- Güvenilir yerlerden satın
alınmalı; hemen tüketilmeyecekse soğukta veya dondurucuda
saklanmalıdır.
YUMURTA
- Protein kalitesi yüksek olduğu
için bebek ve çocuklar tarafından her gün bir adet tüketilmesi
yararlıdır.
- Diyette protein miktarının
kısıtlandığı böbrek ve karaciğer yetmezliği gibi hastalıklarda
yumurta örnek protein içeriği nedeni ile önemli bir protein kaynağıdır.
- Yumurtaya kabuklarından
kolaylıkla mikroorganizmalar geçtiği için özellikle akının iyi
pişirilerek tüketilmesi gerekir.
- Pişmemiş (çiğ) yumurta
tüketilmemelidir.
- Kalp-damar hastaları haftada
1-2 kez yumurta yiyebilirler.
- Et yemeyenler et seçeneği
olarak yumurta yiyebilirler. Bir adet yumurta, besin değeri açısından
yumurta büyüklüğündeki ete eşittir.
- Yumurta sebzelerle ve
tahıllarla birlikte yenirse, kan kolesterolüne olumsuz etkisi olmaz.
- Yumurtanın içindeki lesitin beyin
işlevlerinin düzenli olmasında yardımcı olur.
- Satın alırken üzeri temiz,
çatlağı ve kırığı olmayan yumurtalarseçilmeli, buzdolabında
yıkanmadan saklanmalıdır.
- Yumurta bayatsa ve uzun süre
pişirilirse sarısının etrafında yeşil renkte demirsülfür halkası oluşur.
Bu nedenle taze yumurta tüketilmeli ve haşlama süresi katı yumurta için su
kaynamaya başladıktan sonra 8 dakika ile
sınırlandırılmalıdır
KURUBAKLAGİLLER
- Posa içeriklerinin yüksek
olması ve yağ içeriklerinin düşük olması nedeniyle özellikle kalp-damar ve
diyabet hastalarının diyetinde sıklıkla yer almalıdır.
- Protein kalitesini arttırmak
için tahıllarla birlikte tüketilmelidir.
- Islatma ve iyi pişirme ile gaz
yapıcı etkileri en aza indirilebilir. Kesinlikle pişirme suları
dökülmemelidir.
- Bileşimindeki minerallerin
yararlılığı açısından C vitamininden zengin besinlerle birlikte
tüketilmelidir.
YAĞLI TOHUMLAR
- B grubu vitaminleri,
mineraller, yağ ve proteinden zengindirler. Enerji değeri yüksek olan bu
besinlere özellikle çocukların ve ağır işte çalışanların diyetinde yer
verilmesi yararlıdır.
- Evde saklarken kabuklu ve
kabukları ayrılmış olanlar bir arada tutulmamalı, nemsiz ve serin ortamda
saklanmalıdır.
SEBZE ve MEYVE GRUBU
Bu grupta
yer alan besinler
İçerdiği
Önemli Besinler :
Mineraller
ve vitaminler bakımından zengindirler. Folik asit, A vitaminin ön öğesi olan
beta-karoten, E, C, B2 vitamini, kalsiyum, potasyum, demir, magnezyum, posa ve
diğer antioksidan özelliğe sahip bileşiklerden zengindirler.
Başlıca
Görevleri:
- Büyüme ve gelişmeye yardım
ederler.
- Hücre yenilenmesini ve doku
onarımını sağlarlar.
- Deri ve göz sağlığı için temel
ögeler içerirler.
- Diş ve diş eti sağlığını
korurlar.
- Kan yapımında görev alan
ögelerden zengindirler.
- Hastalıklara karşı direncin
oluşumunda etkindirler.
- Doygunluk hissi sağlarlar.
- Dengesiz beslenmeye bağlı
şişmanlık ve kronik hastalıkların (kalp damar hastalıkları,
hipertansiyon, bazı kanser türleri) oluşma riskini azaltırlar.
- Barsakların düzenli çalışmasına
yardımcı olurlar.
EKMEK ve TAHIL GRUBU
Bu grupta
yer alan besinler
Buğday,
pirinç, mısır, çavdar ve yulaf gibi tahıl taneleri ve bunlardan yapılan un,
bulgur, yarma, gevrek ve benzeri ürünler bu grup içinde yer alır.
İçerdiği
Önemli Besinler ve Başlıca Görevleri:
Tahıl ve
tahıl ürünleri vitaminler, mineraller, karbonhidratlar (nişasta, lif) ve diğer
besin öğelerini içermeleri nedeniyle sağlık açısından önemli besinlerdir.
Tahıllar, protein de içerir. Bu proteinin kalitesi düşük olmakla birlikte
kurubaklagiller ya da et, süt, yumurta gibi besinlerle bir arada
tüketildiklerinde protein kalitesi arttırılabilir. Tahıllar, ayrıca bir miktar
yağ da içerirler. Tahıl tanelerinin yağı vitamin E’ den zengindir. Tahıllarda A
vitamini aktivitesi gösteren öğelerle, C vitamini hemen hemen yoktur. Tahıllar
B12 dışındaki B grubu vitaminlerinden zengin, özellikle B1 vitaminin
(tiamin) en iyi kaynağıdır. Bu vitaminler tahıl tanelerinin çoğunlukla kabuk ve
özünde bulunur.Mineraller ve vitaminler bakımından zengindirler. Folik asit, A
vitaminin ön öğesi olan beta-karoten, E, C, B2 vitamini, kalsiyum, potasyum,
demir, magnezyum, posa ve diğer antioksidan özelliğe sahip bileşiklerden
zengindirler.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)